Sus Pus

Ben Durumu:Bir mektubum daha geldi. Anladım ki mektup okurken ilk seferde anlamakta zorlanıyorum. Mutlaka bir daha bir daha okumam gerekiyor. Bu kez hüzünlüyüm biraz. Sanki elimde değil, gözlerimde değil satırlar aslında kulağımda. Hem de öylesine dolu dolu kulağımda ki yanıt verip sarılmayı isteyecek kadar.

Hava Durumu: Eylül Ankarayı eski simasına büründürdü. Gri, soğuk ve resmi...

İç Durumu:Saklanbaç oynarken ebeyi gizli gizli izlersiniz koşup 'sobe' diyebilmek için. Unutulmak ne tuhaf oyundayken.
Çıkıp sobelemeyi beklerken unutulmak hem de.

Akıl Durumu:Aklımda çok şey var yazıp sıralamayı istediğim. Doğru başlangıç yok gibi. Konuşurken sesiniz kısılıverir de çıkartmaya çalıştığınız ses size yabancıdır ya. Ne desem, ne anlatasam, ne sussam ben değilim.

Son Durum:Elimde sabırsızlıkla bekleyip bekleyip unuttuğum satırlar, kulağımda isyan gibi bir türkü. İçim sus pus....