Bir gün neşeyle bir gün tuhaflıklarla karşınıza çıkmaktan hoşlanıyor değilim. Tariflemem lazım sanki yaşadığım şeyi ama olmuyor. Aylardır diyorum ya yazamıyorum yazmak istediklerimi. İçimden geçenleri, içimden geçmeyenleri yazamıyorum.
İnsan gardrop yeniler gibi yenileyebilmeli kendini de. Hani artık her yanı iplik iplik olmuş kazaklar gibi katlayıp yerleştirmeli torbalara. Belki demeli, belki bir başkasının hala işine yarayabilir!
Biliyorum her seferinde yağdı yağacakmış gibi duran gökyüzünün üzerine atıyorum suçu. İnsan en sevdiğini suçlar mı? İnsan içinde 'en' diye başlayan her cümle tarafından onlarca yerinden ayrı ayrı vurulur mu?
Yine buraya sıçrıyor parçalarım. Oysa dimdik duran yanımla yazmak istiyorum bu mevsimde. Belki akşam içerisinden iskeleti çıkartılmış et yığınına dönüşüyor olmamdandır duramayışım.
Belki sadece her notası ayrı ayrı içime işleyen türkülerdendir bilmiyorum?
Gözünüzden yaş akmıyorken daha fazla ağlayabildiğinizi fark ettiniz mi?
canim benim umarim en kisa zamanda hersey daha iyi olur senin icin...benide huzunlendirdin, her iki parcada harikaydi....
YanıtlaSilInsaniz...Duygularimizla iciceyiz. Muhtemelen bir gecis yasiyorsun. Havadir veya ruhhalindir. Bana da cok oluyor bir an kahkaha atiyorum arkasindan bakiyorsun durgunum birdenbire...
YanıtlaSilçok derin bakan çok şey görüyor, bu da hüzünlendiriyor doğal olarak... sabah sabah o suçlular beni de benden aldılar :)
YanıtlaSilbaşlık cümlen nasıl da doğru. ve öyle ağladığımda beni kıran biri varsa mutlaka bu dünyanın zaman diliminde gözümün önünde cezasını bulmuştur.
YanıtlaSilbir sabah radyoda şöyle bir söz söylemişti dj, "yüreğimizin dilinden türküler anlar" ve sonrasında yalan dünya çalmıştı. ben ağlamıştım. hem de gözuyaşlarım çağlayarak. sağaltıcıydı ağlamak...
YanıtlaSilönce verdiğin ilk linke tıkladım ve ilkay akkaya'yı dinledim.çok severim sesini.sonra dailymotion'ın yan linklerinden aşk sana benzeri gördüm ve onu dinledim.sonra sayfana geri döndüm ve ikinci linke tıkladığımda tekrar aşk sana benzer çıkınca gülmesedim. :))
YanıtlaSilistediğin gibi yazamıyorsun çünkü öküzün biri senin bloğunu o boktan beyniyle eleştirdiğinden beri sen sen değilsin...
YanıtlaSilyanılıyor olabilirim..abartmışta olabilirim...ama eski nehir ida yok..ve bir aptal yüzünden yok olması beni üzüyor..
türkülerden bahsedince birkaç gün önce okuduğum şu yazı geldi aklıma ve oku istedim...
YanıtlaSilhttp://acikkoyu.wordpress.com/2011/09/14/turkuler-sahici/
yav şu özümün bahsettiği öküzü ve dediklerini çok merak ettim????
YanıtlaSilRozerin'in Annesi teşekkür ettim. Geçiyor geliyor yine geçiyor yine geliyor alıştım artık:)
YanıtlaSilDidemciğim tanıdığım tüm kadınlar aynı halde nedense:)
YanıtlaSilAnne kaleminden ne güzel suçlular değil mi? Çok teşekkür ederim.
YanıtlaSilGugukcuğum 'şudur' desem olacak da somutlayamıyorum bile:(
YanıtlaSilNil Canım dediğin gibiydi. Hani için bomboş kalana kadar devam eder ya işte öyle.
YanıtlaSilKara Kitapp canım sen benim suçlularımı tamamlamadan geçer misin yakalarım işte öyle:)
YanıtlaSilÖz'üm bilmiyorum ki? Nedeni bulmuş değilim ama diyemedikçe birikiyor ya o kötü. Bu kadar uluorta bazen herşeyi anlatmamak mı gerekir bilmiyorum ama tedirginim hep dediğin gibi.
YanıtlaSilMayam okudum canım hemen. Nedenlerimi de yazdım hatta:) Çokkk öptüm. (seni)
YanıtlaSilGugukcuğum 8-9 ay öncesinden idaya ve bana ufak ufak göndermelerdi:) Geçti bitti. Galiba izi kalmış:)
YanıtlaSilYine herzamanki gibi güzel seçmişsin kelimeleri...
YanıtlaSilanlıyorum demek istemezdim seni ama, galiba anlıyorum...
YanıtlaSilHüzünleri evde bırak desem evdekilere yazık. Dönüp dolaşıp yine sana gelecek.:)
YanıtlaSilSaçlar da tamam olmuş. Hem kökü sende, ekersin yine kesilir (tersi miydi) :))
Oysa dimdik duran yanınla yazmak istiyorsan, yaz. Dik'sin ki.
Fark etmemek elde mi? Soruya soru ile karşılık oldu. Ama soran kim!
YanıtlaSiltamam, koltuğa yaslandım, şimdi dinleyebilirim şarkıları. sabah denedim ama iş güç dolu bir günde dağılırım diye kapattım. ilkay akkaya bana hüzün verir ebrucum. zaten hüzünlüysem de ağlatır. tuhaf bir şekilde aynı anda da direnme gücü verir. güzel sesini dinlemeyeli çook zaman olmuştu. nurettin rençber'in sesi de benzer etki de. ama o çok aşıktır hep. geçen gece mp3çalar kulağımda uykuya dalmaya hazırlanırken, "ağlama yar" başladı çalmaya. çok, ama çok eski bir şey hatırlattı bana, önce rençber'in sesi sonra şarkı... tam da hüzünlü bir hatıra sayılmaz, içimi ezmedi yani hatırlamak. ağlayacakken tam, hani biri teselli eder, hatta gülümsemeye bile başlarsın. öyle...
YanıtlaSilözlemişim ikisini de dinlemeyi. ama sık dinlemem yine de, bu epey zaman idare eder beni artık:)
evet farkettim...
YanıtlaSilnehir ida, sanırım böyle durumlarda şöyle söylemek lazım..
YanıtlaSilbelki yine gülecek bir neden bulmak lazım..
yeni bir haber yeni bir kader
bunlar için hayal kurmak lazım
yeni bir hayat gerisi bayat
asıp yüzünü duruyorsun ya
belki de kırıtman lazım
hep içine atmayıp
hepsini bir kazana atıp toptan kaynatman lazım
sanırım kendine gülecek bir neden bulmak lazım
netice itibariyle nehir ida, kendine yeni bir “ben” bulman lazım:)
bu şarkıları değil sertap erener'in
yeni bir ben şarkısını dinlemen lazım:))
Kimseden fayda yok Nehir İda.
Kimi zaman uf olan yerlerimiz acır,
kendimizi nasıl iyileştireceğimizi öğrenmemiz lazım. Sevgiler.
"Gözünüzden yaş akmıyorken daha fazla ağlayabildiğinizi fark ettiniz mi?" sorusu nasılda ruh halimi tanımladı şimdi. Söyleyecek çok söz yok aslında. Hislerimi anlayabilirsin sen.
YanıtlaSilVe ben tüm sıkıntılarının dinmesini diliyorum.
Doğru zaman geldiğinde farkında olmadan içinden ne geçiyorsa ve geçtiyse akacaktır kağıda. Ne değişecek peki? Aslında cevabını bilsem, yaz-a-madığım zamanlar hemen yapardım. Ben bekleme konusunda başarılıyımdır, yazmayı bilemem :)
YanıtlaSilBu arada yorumları okumadan yazdım umarım yinelememişimdir istemeden.
"Bir gün neşeyle bir gün tuhaflıklarla karşımıza çıkMAYANA" bizim köyde "robot" denir:)
YanıtlaSilOysa sen-biz insanın ta kendisiyiz. Sen, cesurca ve tüm samimiyetinle burada paylaşıyorsun; biz, arada bir imalarla "deneme"leştiriyoruz. Aradaki fark bu olsa gerek.
Hayat, doğumla ölüm arasındaki sinüsoidal dalga demektir. İnişi de var, çıkışı da ve hatta nötr noktası da...
"gidemem"e gelince,
sözleri özel durumlara havale ediyorum da, sevgili aglea'nın dediği gibi hüznü yüreğimize yapışıp kalıyor.
uzunca bir yorum geçiyordu içimden şu dijital reklam şeridi var ya, onun gibi. ama vazgeçtim. nurettin rençber'den sonra
son bahar nağmelerinin demiyle bu günü tamamlamak kalıyor ve camlı balkonda bu nağmeleri tıngırdatarak tamamlamak...
bu genel bir hüzün ve tarif edememe hali kışın da vardı sende. umarım gündelik yaşamda, yazdığın gibi sıkıntılı değilsindir.
YanıtlaSilsağlığın nasıl?
yaş akıtamadan ağlamak
YanıtlaSilsulu sepken ağlayabilmekten
daha çok acıtır canımı
dışarı akmayan damlacıklar içerde keskin cam parçalarına dönüşüp etimi keser lime lime sanki...
hep zerrin gelir aklıma
"susamış gözlerim bir damla yaşa ağlayamıyorum eskisi gibi
erirdi sanki derdim dökülen her damlada ağlayammıyorum şimdi"
Geç oldu biraz Anneliliciğim teşekkür ederim hep çok incesin güzel kızına öpücükler.
YanıtlaSilSuvebeyaz anlıyorum anladığını:)
YanıtlaSiltwo dik duruyoruz da kalkanlar iniyor gece karanlığında:) öyle anlarda böyle işte. Teşekkür ettim.
YanıtlaSilŞiirsel yorum senin fark etmeme ihtimalin olamazdı zaten:)
YanıtlaSilCan Agleam ben seni var ya sımsıkı sarılarak kucaklamak istiyorum:)
YanıtlaSilAslıcığım edersin sen de:)
YanıtlaSilhayal Kahvem benim ilacım belli oğluş İda'm:)
YanıtlaSilO benim acıyan yerlerimi ben onun acıyan yerlerini öpe öpe yaşıyoruz da işte bazen gece alabolra oluyor:)
K.C.S. anlarım anlarım. Bazen sadece ... nokta koyup gitsen de anlarım ben seni.
YanıtlaSilLeaNDer uzun zamandır ugramıyordun ne iyi oldu gelmen.
YanıtlaSilBeklemek konusunda galiba ben de sabırlıyım da beklerken dile getiriyorum.
Zihni Abi sen ne zaman tıngırdatmak desen aklıma 2006 yılı geliyor:) hala tutamadığım sözüm geliyor.
YanıtlaSilSen hep ol lütfen. Bir kalp atımı uzağımda ol.
Deep sıkıntılıyım belki onun yansıması. Yoğun çalışıyor ve yaşıyorum hiçbirşeye zaman bulamayarak. Ve hastalık biliyorsun.
YanıtlaSilDoktorlar depresyon tedavisi ile birlikte yürümeli bu tür hastalıkların tedavisi diyor dinlemiyorum. Aslında ne işe ne eve yansımıyor bu hal galiba en çok buraya.
Çok teşekkür ederim
yazım güneşim ee bitirdin ki sen beni yine.
YanıtlaSilzordur kendinden sen'i çıkarıp asmak gardrobuna. en azından suça iştirak etmiş tüm bedenini. ancak maskelerimizi değiştirip, her gün bir yenisi ile çıkabiliyoruz sokağa. zaten bizi de tanımlayan en önemli şey sakladığımız yüz'ümüz değil mi?. kaleminize sağlık.
YanıtlaSilCanım..
YanıtlaSilTek kelime ile..
Farkettim..
Yalnız sende dinlenmelisin.
Haklısın ve teşekkür ederim. Eskisi gibi daha sık göreceksin beni buralarda :)
YanıtlaSil