'Anam ölmüş bugün. Belki de dün, bilmiyorum.'
'Ölümle biten yaşam saçmadır evet. Bunda kuşku yok. Ama, yaşam ölümle bitiyor diye, kapayacak mıyız gözümüzü yüreğimizin kapılarını bu yaşanası dünyanın güzelliklerine, bunlar yanında insanların acılarına, çaresizliklerine?'
Sarter bu kitaba 'saçma üzerine ve saçmaya karşı yazılmış' diyor. O kadar çok kitabın arka kapağında veya tanıtım yazısında karşıma çıkıyordu ki ders çalışır gibi okudum. Sınava girecekmiş gibi. Kitap tanıtım yazıları yazmayı beceremiyorum. Altını çizdiğim bölümlere yer verip bende bıraktığı şeye kısacık dokunmaktan ibaret oluyor genellikle aktardıklarım. İsterdim içimde bıraktığı şeyi o saniye o yoğunlukla aktarabilmeyi ama galiba bu bambaşka bir uzmanlık alanı ve ben bu konuda başarısızım. Bu defa çok az yer vereceğim alıntılara çünkü öncesi ve sonrası gerekli cümlelerin ve bu da kitabın tamamını yazmam anlamına gelirdi.
İşte altını çizdiğim yerlerden;
'İnsan bilmediği şeyler üzerinde hep olmadık düşüncelere varır. Oysa ben her şeyin basit olduğunu kabul etmek zorundaydım, çünkü makinenin yüksekliği, ona doğru sanki bir tanıdığı karşılamaya gider gibi ilerlerdi. Bir bakıma bu da can sıkıcı bir şeydi. İdam tahtasına çıkış, gökyüzüne yükseliş yok mu, işte insanın kafası bunlara takılabilirdi. Oysa, burada da makine her şeyi eziyordu. İnsan azıcık utanç ve büyük bir kesinlikle sanki gizlice öldürülüyordu'
Albert Camus'un Yabancısı dünümü ve bugünümü kapladı. Doğru kelime kaplamak mıdır bilmiyorum. Bildiğim şey şu tam da kızdığım hatta belki de istemeden parçası hissettiğim 'yabancılaşma'nın bu derece içe dokunur hissedilmesi.
Diyeceğim şudur okunmalı, hem de kesinlikle okunmalı.
Teşekkür : Bir de buradan teşekkür etmek istedim. Sırf Şiirsel Yorum dönüşünde sayfama yer vermiş ve kendi 'Hoşgeldin' yazısını hediye etmiş çok mutlu oldum. Hoşgeldin tekrar ve teşekkür ederim.
Kitap: Yabancı / Albert Camus/ Can Yayınları
Foto: İda'nın sinemadan çıkmasını beklerken bazı yerleri 2. defa okumamdan:)
Ben de okuduklarımı tanımlamakta güçlük çekenlerdenim ve senin yolunu tercih ediyorum genellikle...
YanıtlaSilEbru, guzel bir kitap okumussun. Nedense fransiz yazarlari ben cok seviyorum. Ama bu absurd felsefesini ben pek sevmedim. Yani kitaba bakarsan, hic nefes almamiza bile gerek yok, direk olelim diye dusunmustum. Yani adam olumu kabulleniyor, yani hicbi caba gostermiyor. Insani sinir ediyor :( Ama dogru. Bence Sartre'in varoluscu felsefesi absurd olayindan esinlenerek yazildi. Cunku orada sartre mucadele etmemiz gerektigini soyluyor. Ama guzel kitapti. Aslinda benim merak ettigim baska bisey daha var, o da Acaba Camus bunu yazarken, gercekten kendiside olumu boyle kabulleniyormuydu. Yoksa korkularini kahramininin uzerinden yenmeye mi calisti.
YanıtlaSilSartre,in gizli gorusmesini de oku. Sonra yine konusuruz :)
okuyun ve okutun öneriniz elbette ki dikkate alınacaktır efenim :)))
YanıtlaSilBu kitabı çok merak ediyordum, teşekkürler, başarılı bir tanıtım yazısı;)
YanıtlaSilsen kalemin bu kadar keskinken, güçlüyken başaramadığını söylüyorsun, biz de inanıyoruz di mi Ebrum.
YanıtlaSilBaşucu kitaplarımdan Yabancı. Defalarca sindire sindire okumak istiyorum yine de. Kitap yorumu yazma konusunda size hak veriyorum. İnsan neresinden tutacağını bilmiyor. Belki sınıflandırma işe yarayabilir fikir belirtmek için ama bu gibi kitaplarsa konu çok zor.
YanıtlaSilOkumayanlar okusunlar.
Sevgili Buğday Tanesi cidden kitap tanıtım yazısı bambaşka bir yazım alanı hem sayfalarımızın formatı da kaldırıyor nasılsa değil mi:) Formata uygun yazıyormuşuz da veya format varmış da sanki.
YanıtlaSilGül canım yorumun ışında elbette not alınmıştır efendim:) En kısa zamanda okuyacağım bir de o zaman konuşuruz.
YanıtlaSilBen içerisinde kendi boşvermişliğime benzer şeyler buldum. Aslında boşvermiş gibi göründüğü her noktada sorgulamayla ve sorgulamalar esnasında zihninin ulaştığı sonuçlarla var gibi geldi bana mücadele. Af bekliyor olması ama olmazsa da hazırlıklı beklemesi. Olağanüstü bir irade, güç ve sorgulama şekliydi.
Hani hakkında kitap kapaklarında da deniyor ya siyasi manada bir ses çıkmıyormuş gibi duran usulca fısıldayan diye ve fısıltısıyla olay yaratan tam buydu.
Sarter'ın gizli görüşmesi ilk fırsatta alınacak.
Mayam çok çok seveceğine eminim.Okuyalım okutalım:)
YanıtlaSilEren okuduğunda yine konuşalım ama enimim seveceksin.
YanıtlaSilNilhan canım cidden tanıtım yazısı yazmayı beceremem ben alıntılar ve fikrimi diyor geçiyorum mesela Avram çok güzel tanıtım yazısı yazıyor. Kitabı tartışa tartışa yazarlar filan ya öyle yapamıyorum.
YanıtlaSilBurakcığım bence de sindire sindire okunmalı bazı kitaplar birkaç kitabı daha okuman gerktiğini kendi satırlarında söyler ya işte o nokta çok garip. Şunu anlamam lazım, şu olaya da bakmam lazım diyorsun sonrası teorik bir çok gereksinim ve merak:) Yabancı okunmalı kesinlikle haklısın
YanıtlaSilOkunmali diyorsan okuruz :)
YanıtlaSilBir Felsefe bölümü öğrencisi olarak her ne kadar da Camus'den nefret etsem de Yabancı ve Veba mutlaka okunmalıdır...
YanıtlaSilCamus hayranları daha sonra Sartre'ın Bulantı'sına bakabilir!..
Son olarak:
Kocaman bir teşekkür, o kadar büyük ki; büyük işte... :))
Aslıcığım evet canım:)
YanıtlaSilSırf Şiirsel Yorum asıl ben teşekkür ederim. Hatırlanmak çok güzel unutulmamak ayrı güzel:)
Ne kadar cok okuyorsun hem hayranim hem kisaniyorum...Ida hangi filme gitti???
YanıtlaSilDidemciğim genellikle sayfa sayıları çok değil ondan çabuk bitiyor. İda arabalar 2 'ye girdi ben de bekleme salonunda oturdum:) Eskiden beraber izliyorduk şimdi biraz daha rahat bırakmaua çalışıyoruz tabi sorarak.
YanıtlaSil