Bir şey bekleme hali?
Tamamen sizin yaratıcılığınıza bağlı olsa da içerisini nasıl dolduracağınız bir aşamadan sonra ciddi ciddi bitkin düşüyorsunuz. Batıl inançlarım olsa 'başıma bir şey gelecek' derdim sanırım, neyseki o düzeyde değil. Tıbbi bir açıklama aramayı denemek daha sağlıklı olacak. Belki de aramamak öylece bırakmak.
Sık sık yaparım bilirsiniz izahı bulmaya üşeniyorsam, bulamamışsam 'galiba havalardan' diyerek gitmeyi. İnsan en çok kendine hoyrat davranıyor. Defalarca üzerini örttüğünüz çocuğunuz, ya da defalarca üzerinizin açılması. Hani nevresimin düğmeleri açılmış da içerisine girmişsiniz gibi olur ya ayağınızı azcık oynatıp kaldıramazsınız ve örtünebildiğiniz kadarıyla ısınmaya çalışarak uyursunuz. Parmağınızı uzatsanız aydınlatableceğiniz oda hiç olmadığı kadar karanlıklaşır ve her gün gördüğünüz eşyalardan ürkersiniz. Birden kıvırcık saçlı bir kız az evvel kaldıramadığı yorganın altına saklanıp kaçar herşeyden. Ayrımı yitirmeye başladığınız an(lar) başlar. Üşüyerek uyuyan yanınız, eşyalardan korkan saklanan yanınız. O korku nasıl derinden gelir. Keskindir kokusu. 16 yaşın kokusuna bürünüp bürünüp gelir. İnsan 16 yaşındayken nasıl kokar?
Korkunun da kokusu var mıdır?
Bazı zamanlar kendini fazla dinler insan. Yağmurun sesine karıştırıp karıştırıp dinler. Biraz nem biraz soğukla dinler. Sınıflandırarak.... Ve ne zaman kendine dönüp bakmaya başlasa aynaya en az baktığı zamanlar çoğalır. İçinde yemeyen, içmeyen,uyumayan bir canlıya gebe. Her gece başka şekillerde dünyaya getirip yaşatır. Her sabah elleriyle öldürerek...
Allayıp pullayıp sokağa atılan yanımı ıslattım bugün. En çok ayaklarım üşüdü yine. En tanıdık histi, sadece bana ait olan o üşümeyi ne çok sevdim anlatmam mümkün değil. Keşke dedim, keşke cesaretim olsa ve içerisinde gittikçe yabancı hissettiğim giysilerden de sırayla kurtularak yürüyebilsem!
korkunun kokusu olmaz mı? bir çok şeyin olduğu gibi onun da var...
YanıtlaSilacı kekremsi bir koku ben onu ilk olarak arabayla kaza yaptığımda ve araba yoldan çıkıp dağa doğru hızla savrulurken yapacak bir şeyim kalmadığında hdudum damağımda burnumda genzimde....korkununda, sevginin de, anneninde, sevgilininde, özleminde, ayında, güneşinde bir kokusu var..... elinize sağlık...
canım sabah sabah döktürmüşsün :) yazılarında kendime ait ve yaşadığım şehre ait ayrıntılar bulabilmek de bana ayrı bir mutluluk veriyor. ankara gene bembeyaz ve evet havalardandır bu bekleyiş :)
YanıtlaSilheee ben de. şimdi de hasta yatıyorum. üç bin derece ateşim var.
YanıtlaSilhenüz ıslanmadım ama mutluyum sebebim çoook Ebrucum:) beyazın esaretine teslim olmayı çok seviyorum ve akşam tek ıslanan benmişim gibi gömülücem beyaz huzura:) yaşasın kar!!!
YanıtlaSilEvet Ebrucum, ben de en çok kendime hoyrat davranıyorum.
YanıtlaSilbiliyor musun dün akşam iş çıkışı şemsiyesiz yürüdüm eve ve hiç acele etmedim yine de, tek sen değildin rızasıyla ıslanan Ankarada belki de :)
sen mutlu ol bugün değil her zamn ama:))
YanıtlaSilSeni okumaktan öyle keyif alıyorum ki yazıların farklı herkesin kendinden bir iz bulabileceği başkası için başka bir anlam ifade eden...
YanıtlaSilkarlı mevsimi sevdiriyorsunuz ya, helal olsun size:) burada (akdenizde) kar duasına çıkmamıza çeyrek kaldı. Bizim burada süleymancı tarikatı popüler. onlara gidip dua töreni isteyeceğim.
YanıtlaSilaglea orda sen burda kardan mutlu olun. YARASIN:)
ne tatlıı. umarım üşütmedin.
YanıtlaSil:)
bir yetimhane
YanıtlaSilmanzarasında
-doğru yanlış-
buldum ve titredim
ben uyuyacağım,
havalardan,
delirtiyor
kanatıyor
yoruyor
bitkin
bit
b
düş/üşüyor
.
puff,
avazımla
korka korka
"korkuyorum senden"
diyeceğim tüm uzaklara
ve su üstünde ces(et)cesaret/im