Ne yazayım, nereden başlayayım bilmiyorum. Aslında yazıp yazmayacağımı da yayınlayıp yayınlamayacağımı da bilmiyorum. İçimden dertleşmek geliyor yalnızca. Hani sizi yargılamayacağını bildiğiniz insanlara anlattıkça anlatırsınız ya işte öyle sadece anlatmak.
'Neden hiç aramıyorsun' diye başlayan cümleler kurma sakın,
Hiç'in ayrımını kaçıralı çok oldu. Bulduğum her açıklamayı hiç'e doldurmayı bırakalı.Belki dinginliğim bundandır.Ne kadar az kızıyorum insanlara, ne kadar az yükseliyor sesim.Susmak bağırmaktan gürültülüymüş meğer! Belki de ilk defa susmaktan bu kadar korkuyorum. 'iyi böyle' diyorsun biliyorum. İyi mi böyle ben bilmiyorum! Sormuyorken, sorgulamıyorken, yitip gidiyorsun. Gittikçe silikleşiyor suretin. Ve sesin gittikçe yankıya dönüşüyor ta uzaklardan gelen.
'Laleli'den dünyaya doğru giden bir tramvaydayız
Birden nasıl oluyor sen yüreğimi elliyorsun'*
Birden nasıl oluyor sen yüreğimi elliyorsun'*
Ne Laleli'yi biliyorum ne de tramvaylara dair hatıralarım var. İçimi acıtıyor dizeler tekrar ettikçe sulanıyor gözlerim. Laleli'den dünyaya giden tramvay düşünün imkansızlığına mı, aklıma düşürdüklerine mi ağlıyorum bilmiyorum. 'amann be boşverr' diye tamamlanma sakın.
*Cemal Süreya
Ebruşum
YanıtlaSilpiştilerdeyiz gene..
kimi sebeplerle kendimi sorgudayım bi süredir
şeffaflığımı açık yürekliliğimi
susmak en iyisi
oysa biz susmaya da korkankadınlarız
tehlikeli susmamız
onu da biliyoruz..
bloglara falan da bakamadım nicedir.. içimde anlamsız bi fırtına
ve fark ettim ki aslında
ne çok özlemişim seni...
kelimelerini
sarıldım sana
sımsıkıca...
Hem de nasıl korkuyorum susmaktan bir bilsen canım. Aslında biliyorsun:) Ben de çok özledim ve sarıldım.
Sil