Sayfalar

16.06.2011

Roni Margulies Masaya Buyurun Lütfen!

Roni'nin şair yönünü de siyasi yönünü de çok beğeniyorum.
Akşam yetişebilirsem bir de canlı canlı dinlerim.Ben okumanızı öneririm tercih sizin:)
Yazısı;
İki seçim zaferinin daha önemli olanı, AK Parti'ninki değil, BDP'ninki.
CHP'nin müthiş başarısını ise görmezden gelmekte zarar yok. Nasılsa pek yakında bir operasyona tanık olacağız, parti birbirine girecek, Kılıçdaroğlu partinin Hıdırlı Yayla ilçe teşkilatına çaycı olarak atanacak filan.
Zaten CHP'nin başarısı AK Parti'nin üç defadır seçimlere muhalefetsiz olarak girmesini sağlamaktan ibaret.
Hükümetin ilk iki seçimden zaferle çıkmasında CHP'nin AKP'yi şeriatçı, gizli ve habis emelleri olan, hepimizi içkisiz ve başörtülü bir yaşam tarzına doğru sürükleyen bir parti olarak resmetmesi, devletin laik ve cumhuriyetçi temellerini gerekirse darbe yaparak korumak gerektiğini savunması, AKP'ye oy verenlerin neden verdiğini hiç mi hiç anlayamaması en önemli paya sahipti.
Bu seçimde ise, CHP'nin ana vurgusu biraz değişir gibi oldu, gerçekten değiştiğine inananlar oldu, geri kalanımız tam inanacaktık ki Ergenekoncuları Meclis'e taşıma kararlılığını göstererek kendi incir çuvalının içine şey etti. Halkın Ergenekon'dan, darbecilerden ve ceberut askerlerden hoşlanmadığını hâlâ anlayamamış olduğunu kanıtladı.
Muhalefetsizlik dışında iki nedeni var AK Parti zaferinin. Biri siyasî, biri ekonomik.
Yazının devamı için tık 

18 yorum:

  1. Ben susayım, yoksa dünya muhalefet şerhi koymam gerekir beyefendinin yazısına.:)

    YanıtlaSil
  2. Yoldaş saptamaları doğru bence:)

    YanıtlaSil
  3. Benden günah gitti.:)
    1- Dava konusunda, genel hataları bu 78 kuşağının. Temeli de var ama subjektif nedenlere dayanıyor. Ve diğer davalar ile harmanlayarak yapıyorlar. Kürtlerin tavrını anlıyorum bu konuda ama benzer hataya onlar da düşüyorlar. Bir kanadın (onların gözünde sağcı kanadın ve ordunun) darbeleniyor olmasının politik getirisi düşünülüyor. Oysa: Bu davada AKP, ergenekon daha doğrusu, soğuk savaş döneminin kontr-gerilla örgütlenmesinin üstüne gitmek derdinde değil. O eski yapıyı kullanarak muhalifleri boğmak çabasında. Veli Küçük, ve iki general eskisi ile bunların bir kaç hempaları dışında eski yapıdan kaç kişi var içeride? Hiç yok.Geri kalan tüm sanıkların kabahati, muhalif olmaları. Bçyle bir davadan ne Ergenekon yapısını çözebilirsin ne de suçları ortaya çıkarabilirsin. Delillerin bir kısmının yaratılmış delil olması bile iddiamı destekler. Peki bu muhalifler susturulduğunda sıra kime gelecek? Ahmet Şık ve Medim Şenerin içeri alınması ve bu dava ile ilişkilendirilmesi bile iddiamı doğrulamaya yeter.
    2- CHP nin durumu da tartışılır nitelikte. Değişimi, siz kendi açınızdan ele alırsanız eyvallah. Ama CHP açısından baktığınızda bu o kadar da kolay bir değişim değil. Beğensek de beğenmesek de ülkedeki iki büyük kitle partisinden birisidir. Bu tür yapıların değişmesini bir günde beklemek safdillik olur. AKP nin on yıla yakın süreçtedki başarısını da CHP nin yetersiz muhalefetine bağlamak ise vicdansızlık.
    3- Bazılarının hoşuna gitmeyebilir ama ben, BDP nin, silahlı oluşuma yakın durmasının kısa vadede kazanç olsa bile uzun vadede büyük zarar vereceğine (BDP'ye inanıyorum) Harri Batasuna-ETA ilişkisi de en açık örneği bunun. BDp nin söylemlerindeki MHP den aşağı kalmayan millyetçi söylemlerine ise oldum olası karşı çıktım. Ama asıl kızdığım, bu kadar açık milliyetçi söylemlere yakın duran Marksist sol iddiasındaki oluşumlar. Hele hele, Leninizmin başa bela ettiği ama sonradan kendi başına da bela olan ve hiçbir dönem uygulamadığı " Ulusların kendi kaderini tayin hakkı" tezini bir gün bile savunmadım. Ulus tanımının bu kadar çorba olduğu bir dönemde buna dayanmak, o ulusa ya da topluluğa her ne denirse artık, sen git- yüzyıllık gelişimi geriden izle demekle eş değerdir. BDP nin, demokrasiden bahsederken, büyük şehirlerde demokrasi söylemi ile oy isterken, Tunceli ve diğer bölgelerdeki tutumunu da sorgulamak lazım.
    Not: Ben uyarmıştım değil mi?:))))

    YanıtlaSil
  4. Ekonomi ile saptamalarına gelince kusura bakmasın ama erken öten horoz konumunda. ÜLkedeki cari açığın hangi boyutlara vardığındna haberi yok. O cari açığın nasıl başa bela olabileceğinden de. CAri açığın dış borçlanmadan kaynaklandığından da. Krizin teğet geçtiği yok. 2009 yılındaki icra dosyaları 2010 yılının başında ikiye katlamıştı. Ödüm koptu ocak-şubat ayında herşey yeniden başlıyor diye. Sonrasındaki durulma sadece, sıcak para girişinden doğan bir rahatlama. Ama eğer İspanya da giderse ki gitme olasılığı çok yüksek, o zaman AB kalp kirizi geçirir. AB kalp krizi geçirirse görürüm ben teğeti. Dönemsel krizin bir kaç senede sonuçlanacağını sanmak cahilliktir. 29 dan beri yaşanan en büyük kriz bu DÜnya çapında.

    YanıtlaSil
  5. Evet uyarmıştın :))

    Savaştan beslenen BDP değil ki? veya Kürt halkı Bu savaşın bitmesini istemeyen de! Ezen ve ezilenin milliyetçiliği aynı değil farklı düşünmemekle birlikte sana şu noktada kesinlikle katılmıyorum yoldaş mhp milliyetçiliği ile aynı şey değil.

    YanıtlaSil
  6. Tunceli enteresan bir örnek oldu zaten:) Tüm asker polis CHP'ye oy verdi:)

    YanıtlaSil
  7. Ben onlar besleniyor demedim ki. Dikkatli oku.:) Beslenen yapı farklı.:) Milliyetçilik milliyetçiliktir değişmez.Birbirini de tetikler üstelik.:) Söylemlerdeki Millyetçilik diyorum ayrıca. Milliyetçilik yapıyorlar da demedim. Ama gideceği nokta O dur o da başka.:)

    YanıtlaSil
  8. Dedin demiyorum ki zaten silahlanma dışında seçenek nedir savaşı bitirmek istemeyenin karşısında? Bunu demiştim.

    YanıtlaSil
  9. Yapma Allahaşkına. Tuncelide dün de vardı polis- asker. ÜStelik adayın kim olduğunu biliyor olman da lazım. O adaya o lafları edecek en son kişiler BDP liler. Benim dediğim, CHP değil aday üzerinden yapılan baskı ve propaganda. O zaman, çok eleştirdikleri partilerden farkları kalmıyor. Batıda başka şey söyleyip de doğuda başka şeyler söyledikleri iddiası havada kalıyor. Bahsettiğim buydu.

    YanıtlaSil
  10. Silahı sürekli başucunda tutarsan, zaten karşında silah kullanmaya hazır yapı ile nasıl uzlaşacaksın? Sen bırak ben bırakayım ya da hemen alırım silahı elime haaa demek ne kadar çözümcü?

    YanıtlaSil
  11. Tabi ki biliyorum da masaya kimle oturulcağı bu kez başka estirdi havayı.
    Nesnel koşullara göre hamle derim ben buna:)

    YanıtlaSil
  12. Bu posta Beşiktaş tan döndükten sonra uğrayacağım. Şerh çok bence de:)

    YanıtlaSil
  13. ben de buna masayı silaha terk etmek derim. Söz biter orada. Ha bu hamlenin asıl amacının ne olduğu da belli. İŞte tam da bu hamle nedeni ile Eyvah diyorum ya. Savaşa davetiye çıkartmaktır bu.

    YanıtlaSil
  14. Ayrıca belirteyim ki Roni'nin yazısında benim katıldığım yerler ordu ile ilgili saptamasıdır bu 1 beğenelim beğenmeyelim ilk kez dile getirildi bu.

    Özgürlük savunuluculuğunu da diğerlerinden daha yüksek sesle yaptığı kesin burada da katılıyorum 2

    AKP'nin ya CHP ye yanaşıp kanka olacağını ya da tükürdüğünü yalayacağını söylemesi de 3

    YanıtlaSil
  15. 1- Hangi Ordu ile saptaması??? Ergenekon-vatandaş yaklaşımı ise kastetdiğin, iyi de bu yeni bir şey değil ki.. az biraz yakın tarih bilen herkes aynı şeyi söyler.
    2- Özgürlük? hangi özgürlük? Kime özgürlük? Açtırma ağzımııı.:))
    3- AKP popülizm şahikasıdır. Türkiyedeki merkez sağ partilerin, Arjantinin Peronist hareketinin popülizmine rahmet okutacak çizgileri vardır.En önemli farkları muhafazakar yapılarıdır ki bugün AKP açık vurgu yapıyor bu damara o kadar. CHP-AKP yakınlaşması mı? AKP nin popülist damarına bakarak bu söylenebilir belki ama CHP açısından mümkün değil. Bu konuda da elimde somut değerlendirmeler var ama çok uzun sürer. Kısaca eğer CHP-MHP arasında oy kayması yaşanıyorsa; iki parti arasında oy geçişleri ciddi oranlarda olabilecek ise( anket sonucu var seçim sonrası yapılan) BDP lilerin bile ciddi oranda BDP olmazsa CHP ye oy veririm demesi görünüyorsa bu sonuçlardan; AKP lilerin % 44 nün kesinlikle bir başk aparti düşünmem demesi de varsa elimizde somut veri olarak: Cepheleşme açık; 44-50/56-50. AKP nin oturduğu taban asgari 44. Bu demektir ki yerinden sökebilmek için çok ciddi ekonomik ya da sosyal altüst oluşlara gereksinim var. Diğer cephe ise çok parçalı ve her an birbirine girebilir nitelikte. Ama kesin olan, AKP karşıtlığı.Aslında buna AKP karşıtlığı da denemez. Bir yerde bu, Anti-TAyyipçi bir yapı. HAdi bakalım sen bu denklemden o AKP- CHP yanaşması sonucunu çıkartsana nasıl çıkaracaksın?

    YanıtlaSil
  16. Tescillenmiştir ki Türkiye mutaassıp bir ülkedir. Bu ülkede sol partilerin hiç bir zaman yüksek oy alamamasının nedeni sol kesimin Din faktöründen nemalanamamasıdır. Hal böyle olunca Chp nin aldığı alacağı oy oranı bu seviyelerde kalmaya mahkumdur.

    Yıllardır Chp nin ideal bir muhalefet partisi olduğu söylenir iktidar partisi tarafından. Bu bence zaman zaman haksız ve sürekli kullanılan bir basınçtır. Chp eylem ve söylemini değiştirmiş, garanti oy aldığı kesimi küstürmek pahasına şimdiye kadar oy alamadığı kesimlerin sorunlarına çözüm önerileri getirmeye çalışmıştır. Bedelini de sahil kesimlerinden aldığı oyları alamayarak ödemiştir. Garanti görmüş ve bunda yanılmıştır.

    Kısaca Chp' ye oy veren kitle değişim göstermiştir. Sahil kesimleri, Doğu illerine oranla daha kalabalık olduğu ve o kesimlerde oy sayısı düştüğü halde diğer bölgelerden 3.5 milyon fazla oy alması göz ardı edilmemelidir.

    Diğer etken Kılıçdaroğlu' nun Alevi olmasıdır. Bu ülkede bu faktör başlıbaşına önemli bir handikap olmuş, olmaya devam etmektedir.

    Bdp nin oy ve m.v. sayısının artması sayısal bir başarıdan çok, Akp siyasetinin ülkeyi ne oranda kutuplaştırdığının bir ölçüsü olarak da düşünülmelidir. Kürtlerin kendilerini Kürt olarak görmesinden doğal bir şey olamaz ama mevcut politikalarının ülkeyi kucaklamakla ilgisiz politikalar olması, bir Kürt Milliyetçiliğini şiddetle işaret etmektedir.

    Ve Avram' a katılıyorum. Milliyetçiliğin kökeni ne olursa olsun milliyetçiliktir. Ve her milliyetçi kendi milletini bir öncelik olarak görür. Algı bu oldukça Deniz Gezmiş' in son nefeste söylediği Kürt ve Türk Halklarının kardeşliği bir ironiden öteye gidemez.

    Aslında Roni' nin Sol için sarfettiği "Başörtülü kadınlar gördüğünde Şeriat geliyor krizleri geçiren bu solun" cümlesi, Roni' nin başörtüsü konusunu doğru tahlil edemediğini göstermektedir. Bu ülkede Akp başörtü konusunu, başörtüsünden yeterince faydalanana kadar bayrak yapmıştır. Tek ve bütün olay budur.

    Yazdıklarımdan Chp' li olduğum sanılabilir, değilim. Objektif değerlendirmemdir. Oyumu da bağımsız bir aday için kullandım.

    YanıtlaSil
  17. Zıvanasız, altına rahatlıkla imzamı atarım. Bir cümlesi hariç: Ben bağımsız adaya da oy vermedim. Bu devlet benim ne mal(!) olduğumu anladığı için oy da kullandırtmama kararı aldı.:)))

    YanıtlaSil

Siz ne dersiniz?