John Q. Archibald (Oscar ödüllü Denzel Washington) bir fabrikada çalışarak ailesini geçindiren sıradan bir adamdır. Karısı Denise (Kimberly Elise) ve genç oğlu Michael (Daniel E. Smith) onun tüm dünyasıdır. Ancak Michael ciddi bir rahatsızlık geçirir ve kendisine acilen kalp nakli yapılması gerekir. Oysa ne John Q.'nun maddi durumu bu ameliyatı karşılamaya yeter, ne de Michael'ın sağlık sigortası böyle bir ameliyatı kapsamaktadır. Bu durum karşısında, John Q. oğlunun yaşaması için elinden geleni ardına koymamaya yemin eder. Zamanın ve seçeneklerin azalması üzerine, umutsuz bir kumar tek çaresi hâline gelir ve acil servis odasındakileri rehin alır.
Kendini, her şeyden habersiz ve tıbbi yardıma muhtaç acil servis hastası rehineleriyle birlikte hastaneye hapsetmesinin ardından, John Q., işinin kompetanı bir arabulucu (Robert Duvall) ile bu gösterinin bir an önce sona ermesini isteyen öfkeli bir polis şefiyle (Ray Liotta) karşı karşıya gelir.
Hem benzersiz bir kahraman, hem de yasaların gözünde suçlu bir babanın göze aldığı olağanüstü riski anlatan "John Q." isimli aksiyon-drama tarzındaki filmde Denzel Washington başrolü üstleniyor. Nick Cassavetes'in yönettiği filmin senaryosunu James Kearns yazmış. Robert Duvall, Kimberly Elise, Eddie Griffin, Shawn Hatosy, Anne Hache, Ray Liotta, James Woods ve Daniel E. Smith filmde görev alan diğer isimler
***
Film 2002 tarihli epeyce erken izlemişim. Ne yazık ki film izleme konusunda çok da başarılı değilim. Bu akşam Cnbc-e'de izleme şansım oldu. Ağlamaktan helak oldum. Aslında konu bildiğimiz konulardan hatta belki Türk Filmi gibi (onları da severim) Son çare olarak kendi kalbini oğluna vermek istiyor ve oğluyla vedalaşıyor orada iptal oldum.
Filmin ağladığım sahneler boyunca en çok gülümsediğim ve hoşuma giden yeri özel tim elamanını çıplak (yarı çıplak) hastane dışına gönderme sahnesiydi. Benim gibi çok geriden geliyorsanız film izlemede izleyin.
Bu filmi zamanında izlemedim, ama merak ettim şimdi ben de. Bir yerlerde denk gelirsem izleyeceğim bu sefer.
YanıtlaSilSeyrettim bu filmi...Cok etkileyici idi.
YanıtlaSilBlogunun yeni hali cok hos olmus Ebru.
Filmi biliyorum ama izlemedim,dramalari izleyemiyorum, cok takarim ben huzunlu sahneleri :)
YanıtlaSilben bu sıralarda hüzünlü filmler seyredemiyorum... heralde hüzün katsayım yeterince yüksek....
YanıtlaSilben duymuştum izlememiştim. aklımda bulunsun... bu aralar acayip lost a sardım, başak bişey izlemek zaman kaybı gibi geliyor :)))) ben de geriden geliyorum yani senin gibi :)
YanıtlaSilay yeteri kadar ağladım bu ara bide bunu izlkersem kalpten giderim kalsın almiiim ben.artık başka bahara izlerim.
YanıtlaSilbazı filmlerin zamanı yoktur bence. ne zaman seyredersen seyret aynı etkiyi bırakırlar hep üzerinde...
YanıtlaSilbenim canım sıkılıyor bugün yav:///
YanıtlaSilSöz konusu çocuk olunca annenin de babanın da yapamayacağı şey yok galiba. Ama Ebrum sonunu yazmasaydın keşke :)
YanıtlaSilçok etkiliyor böyle filmler beni, nasıl ağladığın gözlerimin önünde, kendimden biliyorum :( ya biz fimlerde bile dayanamazken çocuklara...
YanıtlaSilPek severim Denzel Washington kardeşimizi, Film de iyiydi gayet. İyi başlamıştı yani iyi de gidiyordu...ama sonunu "bitirelim artık" kolaylığında bağlamışlar gibi geldi bana, son çeyreği biraz hayal kırıklığı idi yani:)
YanıtlaSil