'Her şeyi büyük harflerle yazarım: Ben konuşmayı beceremedikleri için yazan insanlardanım; özür dilerim, vatandaşlar. Bir keresinde bir gazete, yazdığım şeyi yayımladı. Sabah erken saatte çıkan bir gazete bu; genelde işçiler işe giderken satın alıyor. O sabah tramvaya zamanında yetiştim ve insanların yazdığım şeyleri okuduğunu gördüm. Gözlerinin hangi satırda olduğunu anlamak için yüzlerine bakıyordum. Her yazıda, yanlış anlaşılmaktan korktuğu ya da utanç duyulduğu için sonradan pişmanlık duyulan bir nokta vardır. O sabah tramvaylara binip insanların o noktaya gelinceye kadar yüzlerini inceleyip durdum. İçimden şöyle söylemek geliyordu onlara: Bakın galiba iyi anlatamadım, asıl söylemek istediğim şuydu; ama sesimi çıkarmadan duruyordum, yüzüm kızarıyordu'
...
Ben böyleyimdir işte, rüzgar adamıyımdır, yolda yürürken sürtünmeye ve esmeye ihtiyacım vardır, tıpkı konuşurken ansızın havayı ısırarak bağırmaya ihtiyacım olduğu gibi. Kentte rüzgar çıkıp renksiz bir yangının alevleri gibi semt semt yayılmaya başladığında, kent bir kitap gibi açılır önümde, yoldan geçen herkesi tanıyormuşum gibi gelir, yüksek sesle düşünmek, el kol hareketleriyle 'Hey!' diye seslenmek, yüksek sesle düşünmek, el kol hareketleriyle konuşmak isterim.
(Sen Alo Demeden Önce- Kentte Rüzgar Esince -Italo Calvino)
Calvino'nun da garip bir esrarı var değil mi? İçine çekip alan bıraktığında kelimelerini de iade ettiren. Hani aklımda şu kalmıştır desem yazamayacağım. Hangi kitabında neyin altını çizdiğimi bildiğim. Aslında duran ve aralandığı an her yanını saran insanın.
Calvino'dan söz etmek değildi niyetim. Üstelik bu kitabı okumam üzerinden en az 4 yıl geçti. Belki daha da fazla. Çağrışımlar düşünme şeklinin yol göstericisi galiba. Calvinodan girip demli bir bardak çaydan çıkıyor zihnim. Hiçbirşeyi toparlayamayacak kadar yorgunum.
Güzel bir dosta bugün sürekli yeni bir şans verilenlerden olma ayrıcalığını taşıdığımı söyledim. Durup bakınca galiba cidden bu bir ayrıcalık değil mi?
İkinci bir şans!!
Görsel: Zdzislaw Beksinski
Calvino'nun kesinlikle çok esrarlı bir tadı vardır. Bir kış gecesi eğer bi yolcu'yu okumadıysan mutlaka öneririm. Ben tüm kitaplarını okudum sanırım:)
YanıtlaSilKesinlikle bir ayrıcalık. Herkes ikinci bir şansı hak etmez.
YanıtlaSilGörsel ilginçmiş. Temasını anlamaya çalıştım; ama başarısız oldum ya da yetersiz kaldım.
Evet guzel bir ayricalik, tabi iyi kullanmak da lazim.
YanıtlaSilsağlığın nasıl?önceki gün hastanedeydin?
YanıtlaSilEbrucum daha iyi misin? nasıl oldun?
YanıtlaSilBugün çok daha iyiyim. Ağrı yok artık neşem de geldi:)
YanıtlaSilgeçmişler olsun canım benim. dikkat et kendine lütfen.
YanıtlaSilve calvino'yu hatırlamak için bahaneye de gerek yok di mi. öyle güzel ki... geliversin sık sık:)
İkinci şansı aslında herkes hak etmiyor bana göre,ama bizlerinde hata yaptığı ve ikinci bir şansı deli gibi beklediğimiz anlar olmuştur veya olacaktır.Empati yapınca, o hak etmeyenleri de edenler grubuna dahil ediyorum:)
YanıtlaSilAma 3. şans asla ,kendime bile...
Bu arada geçmiş olsun diliyorum,sağlık gibisi yok..
bende öncelikle geçmiş olsun diyorum ayrıca iyi olmana çok sevindim ajandamda not aldığım o kadar çok kitap oldu ki bir yenisi daha er yada geç hepsini okuyacağım :)
YanıtlaSilBaşlığı çok sevdim :)
YanıtlaSilCalvino'yu zaten severim :)
özlem
İyi olmanıza sevindim.
YanıtlaSilkendisine verilen şansların farkına varmadan yaşayıp gidiyorsa insan, nasıl farkettirmeli yaşananların şans olduğunu?
YanıtlaSilAgleamm canım iyiyim artık çok iyiyim.Calvino evet yatağın yanında bir kule oluştu artık:))
YanıtlaSilKrnc hani biz veriyoruz vermiyoruz bazen de hayat veriyor ya sürekli şansları galiba onu iyi değerlendirmek gerekiyor.
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim.
Şerifeciğim teşekkür ederim. Ben de 2011 başında kitap ajandası yaptım hem okuduklarımı not ediyorum hem duyduklarımı:) Öyle ya da böyle sıra geliyor bir gün. Teşekkür ederim.
YanıtlaSilÖzlemciğim değil mi amaaa:))
YanıtlaSilMavi Tutku sık sık sağlığın ne büyük zenginlik olduğunu fark etmek de güzel:) Teşekkür ederim.
YanıtlaSilKara Kitap zor yerden sormuşsun:) Fark etmiyoruz genellikle kaçıncı kez verilen şans olduğunu bilmeden yaşayıp gidiyoruz.
YanıtlaSilBen somut durumla kıyaslayarak görmeyi deniyorum. Bir gün yürüyemezken seke seke merdivenlerden inmeye başlayınca. Pencerenin kenarındaki koltukta otururken çıksm dışarı yürüsem diye iç geçirmiyor çıkıp yürüyebiliyorsam.
Bilmiyorum be canım bazen de ida nın yanına uzanıp tam nefes alışını yanağımda hissettiğimde.
Canımmm hastamıydın haberim yok :((
YanıtlaSilÇok geçmiş olsun tatlım inşallah daha iyisindir şu an:(
Geçti gitti:)) E beni özledi ama onca zamandır hastane personeli gidip çalışıyorlar mı diye bir kolaçan ettim etrafı:) Çalışıyorlarmış.
YanıtlaSilİyiyim canım artık özellikle bugün çok daha iyiyim
Bugün ilk defa sayfanızı ziyaret ettim. Yazınızı okudum. sonra bir öncekini... Derken sayfa sonuna geldim ve önceki kayıtlara tıkladım. onları da okudum. Bazı yazılar çok uzundu. Ortasına geldiğimde sıkıldığımı hissettim bu son olsun dedim. Yazı bittiğinde hemen bir alttakini okumaya basladım. Kaleminizdeki hüzün içimde bir yere oturana kadar okudum.
YanıtlaSilve Teşekkür etmek istedim...
Henüz okumadim.Ama Sabahattin Ali´nin etkisinden bir cikabilirsen bu yazara da el atarim :)
YanıtlaSiliyimisin ?
Calvino ve Pavese.. Bitti gitti ötesi yok.
YanıtlaSilKatsumoto hoşgeldiniz. Kısa kısa yazmaya gayret ederim vakit sorunu yaşayan biri olarak kimseyi zora sokmasın bir solukta bitirsin okyan derim ama bazen kaçtı:)
YanıtlaSilHüzün. Vardır epeyce yaşanmışlıklardan olsa gerek.
Hep gelin.
Aslıcığım bambaşayım 2 gündür sanki yeni doğdum:) Bedenim biraz yorgun ama bomba gibi hissediyorum canım.
YanıtlaSilAh Sabahattin Ali ah:))
Yoldaş yatağın yanında Pavese var bir tuğla büyüklüğünde:)) 3 adet calvino gel de uyu:)
YanıtlaSilBu denli akilda kalan bir kitap guzel bir kitaptir!
YanıtlaSil