Sayfalar

27.01.2015

Evlen, askere git, çocuk doğur, kenara para at, büyüklerini ara! Ya da gel, kaçalım?


Bu başlık Fermina Daza ve Mirage için. Bir de kaçıp gitme planını bir kenarda ufak ufak tasarlayanlar için. Benim İngilizce this is a book düzeyinden biraz hallice olduğundan aşağıdaki video size eminim çok daha iyi gelecektir.


Benim için zaman geri sayım aşamasına geldi şairlerin belirlediği yaş baz alınıyorsa. Eğer bu koşulları sizden önce sağlamış olursam bilin ki kapımız evimiz, yaşamımız açık olacak. Kendisine 'Kaçalım mı? Sesin ve ışığın şehirdeki yorucu yapaylığından uzakta bir yerlere…?' diye soran bir çift var bu linkte (TIK) Bizim oğlan bizden önce hazır. Biz onu bırakıp gideriz diyorduk ama sanırım yola bizden önce düşmek isteyecek.
Bir başka linkte ise Fransız fotoğrafçı Antoine Bruy adında bir fotoğrafçı rotasız bir gezide kaçıp gidebilenlerle tanışıyor ve fotoğraflıyor. (TIK) 
'Yıllar yılı sevmediğimiz bir işe gidip gelirken; istemediğimiz okullarda okuyup, “evlen”, “askere git”, “çocuk doğur”, “kenara para at”, “büyüklerini ara” gibi her türlü toplumsal zorunluluğa boyun eğerken bazılarımız bir kaçış hayalini kuramayacak kadar şanssız, belki de yorgun. Bu hayali kurabilenler, kaçmak isteyenler için ise hayat daha zor. Bitmeyen bir arada kalmışlık hali… Halbuki insan olmanın en saf haline dönmeyi istemek kadar doğalı var mı?'
Devam edince de ormanda yaşamayı seçenleri derlediği çalışmasına ulaşıyorsunuz. (TIK) 
Dün akşam üzeri binanın gazını kesmişler. Sepep gaz parasının yatırılmaması. İda'yı anneme bıraktık.  Annem bizim de kalmamız yönünde ısrar etti ama 'zeytin gün boyu yalnız acil eve gitmeliyiz' dedğimizde yine çıldırdı. 'Bir de zeytin çıkardılar' dedi kızdı. Küçük bir elektrik sobasını zeytin üşümesin diye yatağının yanında çalıştırdık acil toplantıya çağrıldı eşim binadan ve gitti. Geç saate kadar da dönmedi. Döndüğünde söylediği ilk şey 'gidelim buralardan' 'gidelim' dedim. Para ödemeyen daireler zaten ısınmaya devam ettiğinden çok da umursamıyormuş. 
Kendinden başka kimseyi düşünmemeyi bizlere dayatan ne bilmiyorum? Yaşam koşulları, kapitalizm, genler? Acaba ağırlıklı hangisi. Ama gittikçe artan bencillik, merhametsizlik, umarsızlık cidden can sıkıcı. Sen aksini öğretiyorsun sokak bambaşka bir gerçek dayatıyor çocuğuna. Sonrası mutsuz bireyler. 
Dertlendim yine, ben şimdi demli bir çayla kendime geleyim. Bir de şarkı olsun.......


12 yorum:

  1. Bu konuda yazmaya başladığım bir uzun hikaye denemesi vardı, Avram beğenmeyince yırtıp attım:)))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yayınlamamak olur da yırıtıp atmasan iyi olurmuş :)

      Sil
  2. Ya benim de köyde bir anane evim var ^_^ damda uyumak, yıldız kayması nedir bilmek isteyene kapısı açık :) kendisi çöpçatanlığa bayılır tavuklarının yumurtasını yiyene de kırılır :) ay blogır dünyasının gariban doğa hasreti çekenleri olarak bi güneydoğu anadolu turu yapıp ananemde de yatılı mı kalsak nemruta falan çıkarız :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Uff ne güzel olurdu.
      Damda uyumanın tadını biliyorum. Benim babaanne doğru dürüst Türkçe bilmezdi Kürtçe türküler mırıldanarak çok buldur kuruttum :)

      Sil
    2. Ay yazıyı okudum, bir türlü fırsat bulup yorum yazamadım.
      Damda uyumanın nasıl bir şey olduğunu 20'li yaşlarımda Urfa'ya kazıya gidince öğrendim, çok şanslısınız ikiniz de. Güneydoğu turuna çıkılacaksa beni de alın!
      Biraz daha apartmanda oturursam aklımı kaçırıcam, ayağımı toprağa basmak istiyorum. Videoyu seyredip fotoğrafları bakiim. Bir de sana bir email yazıcam şimdi Ebru.

      Sil
    3. Dün can sıkıcıydı iş yerim ve tüm gün seferihisar da ev baktım :) Kocayı arayıp arayıp durdum ev buldum ev buldum diye adam şaşkın yine mi ya diyor. He dedim ama 10 sene sonrası için dedim söyle de sana bi acı kahve yapsınlar kafan yerine gelsin dedi :) Vallahi ben de kaçıracağım pufff

      Sil
  3. Buldur nedir yahu :) bulgur tabi hahah

    YanıtlaSil
  4. Ebrucuğum,
    Geçen gün benim blogda "Ebru"ya cevap yazarken başka bir Ebru zannıyla yazmışım, komik olmuş! :)) Buralara pek az yazıyoruz ya, oluyor böyle kazalar. Şu bir yerlere gidip sapsade yaşamak arzusu beni sık sık dürtüyor. Az kaldı...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Olsun Ekmekçim hiç önemli değil. Bloga yeniden dönünce ben de fırsat bulduğum anlarda sevdiklerime uğruyorum. Bence her şeye rağmen blog en iyisi bilmem aynı fikirde misin?
      Şimdi gidilmesi gereken 20 Ege Köyü diye bir habere bakıyordum (paylaştım face de) beni de dürtüyor ah ne güzel hep beraber gitsek komuşu olsak.......

      Sil
  5. **Yıllar yılı sevmediğimiz bir işe gidip gelirken; istemediğimiz okullarda okuyup,** tam da böyle

    YanıtlaSil
  6. ebru ve ekmekcim: "gidelim buralardan" :)

    YanıtlaSil
  7. ebru ve ekmekcim: "gidelim buralardan" :)

    YanıtlaSil

Siz ne dersiniz?