'Ne zaman küçük parmağıma baksam içim burkulur. O kadar küçüktür ki bana canımın ne kolay yanacağını düşündürür. Canımın ne kolay yanacağı aklıma gelince, herkesin küçük parmağı olduğunu hatırlarım. Herkesin canı yanar. Herkesin canı aynı şekilde yanar' (sayfa 83)
'Küçük parmağıma ne zaman baksam içim cız eder, çünkü canımın ne kadar kolay yanabileceğini hatırlarım. Bunu hatırlamak da canımı yakar. Beni aciz hissettirir. Acizliğim yüzünden öfkelenirim; insanlıkla arama bir husumet girer. Canlarının ne kolay yanacağını hatırlamayan diğer herkes, birden bire bana karşı bir üstünlük kazanır. Ne zaman küçük parmağıma baksam, herkes aynı anda kendi küçük parmağına baksın, canının ne kolay yanacağını anlasın ve ne kadar küçük olduğunu fark etsin isterim. Kendi küçüklüğümde yalnız kalmamayım isterim.' (sayfa 85)
***
Bazı geceler diğerlerinden daha karanlık. 'Sokak lambaları yanmıyor!'.
İnandınız değil mi bazı gecelerin karanlık olma nedeninin lambaların yanmayışı olduğuna. Ben de inanıyorum, oysa yanıyor hepsi.
İçimde kenarlarından kıvrılmış resimlerin tadı var. Kenarlarından kıvrılmış resimler nasıl tad bırakır diye soruyorsan eğer bilmiyorum. Buraya aktaracak düzeyde bilmiyorum. Aklıma solmuş renkler, kekremsi tadlar biraz da nane geliyor. Birbirine karışıyor kavramlar, renkler, kokular...
Böyle gecelerde, sokak lambalarının yanmadığı! gecelerde eteğimin kenarına basa basa dönüyorum. Uzun, yere değecek kadar uzun etekler giyiniyor sadece dönüyorum. Ellerimi iki yana açıp dönüyorum, gözlerimi kapatıp dönüyorum.
Dönüyor dönüyor dönüyor .....başım.
Hiç bir şey düşünemiyorum.
Sadece bu halde yakalansam ne derim sorusuna yanıt cümleleri geçiyor aklımdan
uzun eteğimi upuzun bırakıp ardımda gözlerimi tavana dikip bekliyorum.
sonra sabah oluyor
sokak lambalarının bulunduğu yerleri unutarak yaşıyorum.
Beni mi geceyi mi, karanlığı mı lambaları mı saklıyor eteğim bilmiyorum.
kaç gecenizin tanığıdır onlar?
İtalik Bölüm: Nurdan Beşergil (İyi Geceler Öpücüğü)
canım ebru, açtım şarkıyı, balkon kapısı açık, tülü de taktık. yeter ki klima çalıştırmak zorunda kalmayalım diye, her yer açık. ay'a baktım demin yine, biraz daha yükselmiş ve küçülmüş, ama parlaklaşmış, yine inecek yakınlaşacak, kocaman olacak. yarın da tatil ya bekleyeceğiz ay büyüsün. bi de göğe bakma durağının şairini andıktı ya bugün, bu gece. güzel oldu.
YanıtlaSilnane kurutmuşluğum var bi yaz. yemek masasının üstüne temiz bir beze yaymıştım. öyle bir koku ebru, başım dönüyordu odaya girince. kapıyı kapatıyordum sımsıkı:)
öpüyorum. güzel geceler canım.
Canım Aglea
YanıtlaSilŞarkıda 'çingeler keder topluyor' diyor ya aklıma geliverdin. Keşke dedim dinletebilseydim. Onlar aklıma seni getiriyor hep. Seviyorusun, seviyorum ya seni düşürüyor aklıma.
Bazı şairler ölümüyle, doğumuyla ay ile şarkılarla bazen de dostlarla akla düşüyor değil mi canım?
Nasıl içine işler değil mi tazecik nane kokusu kuruturken bile.
Öyle işte bazen aklıma düşer, bazen kavanoza hapsettiğimiz haliyle alır koklarım.
Bazen de baş dönmesiyle.
Öpüyorum canım
Bir kez daha okudum da o güzelim şiiri bir de buraya ekleyerek analım;
YanıtlaSilİkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
Bu evleri atla bu evleri de bunları da
Göğe bakalım
Falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım
İnecek var deriz otobüs durur ineriz
Bu karanlık böyle iyi afferin Tanrıya
Herkes uyusun iyi oluyor hoşlanıyorum
Hırsızlar polisler açlar toklar uyusun
Herkes uyusun bir seni uyutmam birde ben uyumam
Herkes yokken biz oluruz biz uyumıyalım
Nasıl olsa sarhoşuz nasıl olsa öpüşürüz sokaklarda
Beni bırak göğe bakalım
Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım
Tuttukca güçleniyorum kalabalık oluyorum
Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi
Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor
Seni aldım bu sunturlu yere getirdim
Sayısız penceren vardı bir bir kapattım
Bana dönesin diye bir bir kapattım
Şimdi otobüs gelir biner gideriz
Dönmiyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
Bir ellerin bir ellerim yeter belliyelim yetsin
Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat
Durma kendini hatırlat
Durma göğe bakalım
Turgut UYAR
Gecenin karanlığını seviyorum,karanlığı aydınlatan yüreğimin düşleriyle oyunlar oynuyorum.Oyunlar gecenin karanlığına eşlik edercesine kara kalemin sözcükleri olarak dökülürse de hayal kağıdına,bin bir renkli oyun bilyelerim,karanlığın gölgeleri olur,yüreğimden gözlerimin ışığına...
YanıtlaSilNane kokulu karanlık bir gecede,sevdiğimiz müzik çalarken ,yüreğimizin oyunlarını konuşmak dileğiyle,sevgiyle kal Nehirİda...
senin bu güzel yazıların, yazası geliyor insanın.
YanıtlaSil(Aynı yerlerin altını ben de çizmiştim kitapta...)
ebru, deme ki nereden geldi bu aklına şimdi min'el, geldi işte. uzun eteğimizle döndükçe dönüyoruz ya. ah! döner dururuz elbet. hatta nasıl diyorlardı hatırlayalım: aşk adamı vurur.döner döner vurur, döner döner vurulursun, vuruldukça dönersin, döndükçe vurulursun.deme ki nereden geldi bu aklına şimdi min'el, geldi işte.ve analım analım elbet. 4 ağustos şüphesiz bize de uyar, o küçük parmağımızı işaret eder gibi uyar hem de.
YanıtlaSilSevgili Nehire bazen sabaha gece düşlediklerine çok uzak hissediyor musun? Sanki 2 ayrı insan gibi.
YanıtlaSilNardacığım yaz tabi keyifle okuruz okumasına da her zaman yazamıyorum. Hani gördüm beğendim demek için bile koşar adım:(
YanıtlaSilAslında ayrı bir başlık olabilir kitap bayıldım bayıldım.
Tahmin etmiştim aynı yerleri çizmişizdir.
Min'el Lâ döndükçe vurulduk değil mi? Vurulmaktayız belki her günyeniden:(
YanıtlaSilNe güzel sözlerin.
dönmek ve vurulmak ile alakalı kısımda sözü söyleyen değil nakleden olduğumu söylemeden geçemeyeceğim.yine de benim söylediğimi düşünmüş olma ihtimalin bile kulağa hoş geliyor, itiraf etmeli :)
YanıtlaSilaslında konuşur gibi ifade ettim sanırım:) genel olarak sayfanda yazdıklarını da içeren cidden söylediklerini kapsayan bir şeydi.
YanıtlaSilDönmekle ilgili nakle gelince o da güzel:)
sevgiler çok
:) teşekkür ederim, birilerinin okuduğunu beğendiğini bilmek güzel. eskiden pek de önemsemezdim açıkçası, yazar ve giderdim. sanırım yaşlanıyorum beğenilmek hoşuma gitmeye başladı ama adettendir fazla iltifat edildiğinde kçacak delik arıyorum o huyum baki :)
YanıtlaSilkeşke sana yorum yaptığımızda bizden sonra gelen yorumlar haber verilse ebru.olur da yazılanı görmem cevap vermemiş olurum diye o kadar endişeleniyorum ki bilgisayar sık kullanılanlar ile dolu, mütemadiyen kontrole çıkıyorum aman kimsenin soru işaretini cevapsız bırakmış olayıyayım gönüller kırılmasın diye. çok zor çok, keşke yükümü hafifletsen de yorum yapıldığında haber verse sayfan, ne de güzel olurdu :)
Ben yeni yeni toparlanıyorum. Her yıl martta başlar insanlardan uzaklaşmam ta ki eylüle kadar bu defa erken bile oldu.
YanıtlaSilHep yoğun oluyorum. Çok önemsiyorum her yoruma yanıt vermeyi ama olmuyor ve her defasında belirtiyorum ki kimseyi kırmayayım. Aynı hisleri taşıyoruz:)
Bundan sonra maillerle de haberleşiriz:)
Sevgilerr
Biliyor musun sevgili Min'el biraz evvel bir dize okudum diyor ki;
YanıtlaSil'Döndüm! döne döne kendime dönemeden döndüğüm yere döndüm!' (Yücel kayıran-Çalgın)
şu son yazdığın,
YanıtlaSildaha da diyecek bir şeyim kalmamıştır o vakit, deyip gittiklerimizden hani.
gittim :)