Sayfalar

23.10.2013

Suçlu Kim?

Bir ağaç, herhangi bir prensten daha soyludur...
Alexander Pope


Nerden başlamalı bilmiyorum. Boğazımda düğüm düğüm bir şeyler. ODTÜ olayları (olay demek de yersiz gerçi saldırı)  9 günlük tatile giden 'anne' Suriye, Van Depremi. Boğulacak gibi oluyorum düşündükçe. Düşünmemek gibi bir yetenek var ise edinebilmek isterdim zira ben oğluma her baktığımda her birini ayrı ayrı düşünüyorum. 'ODTÜ ya da Boğaziçi düşünüyorum' derken gülümsemiş umarız görürüz o günleri demiştik.
İda daha bebekken bir olay yaşanmıştı. 3 veya 7 aylık bir bebeğe annenin göz yumması ile tecavüz edilmişti. (olayın detaylarını hatırlamıyorum) Günlerce eşimden dahi nefret etmiştim. Yankı Yazgan'a mail atmıştım. Uyuyamıyordum ve İda'yı başka kimselere veremiyordum. Tüm içeriği detayla hatırlamamakla birlikte yıllardır unutmadığım bir cümle vardı gelen yanıtta. 'kendi annelik değerlerinizle baktığınız için acı çekiyorsunuz' Çok doğruydu. Halen bu tür olaylara öncelikle böyle baktığım için  canım yanıyor.
Akşam haber saatlerinde evde olmuyorum zaten genel olarak magazin ağırlıklı olduklarını tahmin ediyorum. Sabahları çok erken kalkıyoruz ve dün sabah o haberi izledim. İzlemez olsaydım demek bencillikmiş gibi geliyor. Çünkü gerçek değişmiyor. Bunu 'çocuk yuvalarına gidemiyorum, dayanamıyorum' demeye benzetiyorum. Onların orada olmaları gerçeği değişmedikçe kimse o olayın kendisini yaşayan taraflar kadar acı çekmez. Burada (tık) bir yazı var. Dün rastladım. Bu konuda denenler içerisinde en makul olanı buydu. O talihsiz bebeğin babasının aramızda annesinden daha normal şekilde geziniyor olduğunu düşünmek çok tuhaf. İyi bir aile babası, iyi bir koca iyi bir polis olaak hayatını devam ettiriyor. Bir sürü araştırma var anne-baba arasında duygusal olarak eşitlik 6 ay gibi bir farkla seyrediyor. Yani bir baba bebeğini anneden çok daha geç idrak ediyor duygusal manada. Kadına dair saldırıda taraf olurken dikkat etmeli. Medyanın tutumu inanılmaz. Bunu kadınların hemcinslerine yapması daha da inanılmaz. Cinayet ayrı bir suç olarak değelendirilerek yaptırım uygulanmalı.
Ben de anneyim. Hem de tedavi gören bir anne. Kaygı bozukluğu olduğunu belki de yazdım. Semtimizden geçen ambulansta 'kesin İda var' diyerek yolda ağlama krizine girecek kadar abartılı yaşayabilen bir anne. Yani aslında hepiniz (her anne) gibi bir anneyim. Değil 9 gün 9 dakikada özlüyorum, endişeleniyorum. O bebeğin annesini yargılarken lütfen kendi annelik değerlerinizle yargılamayın. Kendi nesnel koşullarınız içerisinde, olgunlaşmış gelişmiş fikirlerinizle bakınca elbette katlanılamaz bir durum. Ya empatiyi doğru kavrayıp ona göre hüküm verelim ya da sadece içimizde bir yer çok acısın. Çünkü sadece 'anne' gerçeğimizle baktığınıza sonuç sadece feryat figan. Emin olun yeni bir tatilde şen kahkahalar içerisinde kaynayıp gidecek zaten. Yerine koyamıyorum kendimi, ne yaptıklarının sonuçlarına katlanamayan bir adamla beraberim, ne de boşanmış bir kadınım vs.vs. Bu toplumun 'dul kadın'a bakışından tutun zaten 'kadın' olmak yeterince neden. Ortada bir gerçek var. Suç! Hem de birini etkileyen ama başka başka bir sürü suç. Ve kim daha suçlu tayin etmek oldukça güç......
Bu tür yazılarda (olaylarda) taraf olurken sadece sonuca bakarak katılıyorum, katılmıyorum demek  kolay olanı seçmek. 
Annem geliyor yine aklıma....İçim burkuluyor. Keşke diyorum, keşke olmasaydı. 
Binlerce ağacı katledenden daha mı suçlu bu kadın? Ağacın yerine kendimizi koyamadığımız için mi?


Not: Demek istediklerim çoktu aslında ama işyerindeyim ve çok zor yazdım

4 yorum:

  1. Ebrucuğum,
    Yazmak isteyip yazamadıklarımı sen ve link verdiğin yazı anlatmış.
    Tam da "bizde böyle olaylar olmaz, bizim toplumun güçlü aile bağları vardır" denen türden bir olay bu.
    Sen kes ormanı aç yolu koskocaman şehirler yap kocaman kocaman binalar yap insanları üstüste o binalara tıkıştır... Sonuç?

    YanıtlaSil
  2. iyi ki paylaştın bu yazıyı, sadece gazetelerde okuduklarıyla yargılayan bir çok insan var... ben ilk olarak ciddi psikolojik sorunları olduğunu düşündüm çünkü hiç bir aklı selimin yapmayacağı bir şeyi yapmış... yine de çok yazık, hem anneye hem bebeğe...

    YanıtlaSil
  3. Selam Ebrucuğum,

    Ben artık gazete haber okumayan biriyim. Ama bu olayı okudum, inanamadım. Yani hangi mantık 2 aylık bebeğin kendi kendine besleneceğini düşünebilir ki dedim. İnsanlar tatile giderken evindeki hayvanını teslim ederken birilerine, bu kadın kimseyi nasıl bulamaz dedim. Okula nasıl gidiyormuş peki? okuldayken kim bakıyormuş? Hiçkimse masum değil. o bebeden başka. Anne yüreğim almadı be Ebru. Herkes anne olmamalı arkadaş. Hele babalık, her erkeğin harcı hiç değil.

    YanıtlaSil
  4. o 7 aylık bebk tecavüze uğradığında defne de o kadardı.. her altını açtığımda hadise gözümde canlanıyor ve boğulurcasına ağlıyordum.... aylarca sürdü bu halim...

    neler oluyor yurduma diye çığlıklar atmak istiyorum Ebru.. içim katılıyor inan....

    YanıtlaSil

Siz ne dersiniz?