Daha önce Arayış'ı okumuştum. Aşk Zamanı'nı da okuyunca Necip Mahfuz kesinlikle okunması gereken yazarlar arasında yer aldı benim için. Koşuşturması bol dönemlerden sonra sakin günler başlayınca (kış başlayınca) yeniden toparlanmak da daha kolay oldu.
Camus bırakmış değilim :) Neredeyse her gün ona yer var.
Aşk Zamanı bir aşk hikayesi olmaktan öte kitap yanımda değil alıştığınız üzre altı çizilen yerler olmayacak bu defa. Arka kapaktan alıntıyı kopyalıyorum.
'Yirminci yüzyılın ilk yarısında, Kahire;
varlıklı, dul bir kadın: Ain hanım. Şımartarak büyüttüğü oğlu İzzet,
arkadaşı Hamdun, ikisinin de âşık olduğu güzel Bedriye ve bahtsız
Seyyide; bütün bir mahalle ve o mahallede Mısır’ın saklı yüzü. Necip
Mahfuz, Aşk Zamanı’nda okurunu umutsuz bir aşkın çevresinde ördüğü
entrikalara, yeraltı örgütlerine, örtünmeye mahkûm kadınların cesaretle
adım attığı tiyatro ve gösteri dünyasına götürüyor. Gerçekleşmeyecek
hayallerin peşinde koşan, yolunu tesadüflerle ören ve kendi tercihi
olan yalnızlığın içinde avunmaya çalışan amaçsız ve hedefsiz İzzet, en
yakınlarının kaderini değiştirecek adımı attığında bu seçimin yalnız
onlara değil kendine de ihanet olduğunu çok sonra anlayacaktır.
Kulüpteki odasına kapanıp hayatını gözden geçirmeye başladı. İlk kez değildi, ancak duyguları altüst olmuştu. Önceleri boşluktan bunalırdı, fakat sonra o boşluğu inanmadığı bir işle doldurmuştu. Doldurmamış mıydı? Oysa İzzet ne tiyatro adamıydı ne de gece kulübü ona göreydi. “Ömrümde yaptığım işler bir şeylerden, arzuladığım şeylerden ya da intikam duygularından kaçış oldu hep,” diye geçiyordu zihninden. “Beni yoldan ilk çıkaran annemdi, tamamen iyi niyetle hareket etmişti oysa. Böyle şeyleri anlama ya da sindirme yeteneğinden yoksunum. Tek istediğim biraz huzur. Kendimle barışık olmaya ihtiyacım var.'
Kulüpteki odasına kapanıp hayatını gözden geçirmeye başladı. İlk kez değildi, ancak duyguları altüst olmuştu. Önceleri boşluktan bunalırdı, fakat sonra o boşluğu inanmadığı bir işle doldurmuştu. Doldurmamış mıydı? Oysa İzzet ne tiyatro adamıydı ne de gece kulübü ona göreydi. “Ömrümde yaptığım işler bir şeylerden, arzuladığım şeylerden ya da intikam duygularından kaçış oldu hep,” diye geçiyordu zihninden. “Beni yoldan ilk çıkaran annemdi, tamamen iyi niyetle hareket etmişti oysa. Böyle şeyleri anlama ya da sindirme yeteneğinden yoksunum. Tek istediğim biraz huzur. Kendimle barışık olmaya ihtiyacım var.'
***
Ben bile şaşırıyorum şimdı şu diyeceğim şeye ama kış sanki daha çok huzur veriyor. İstediğim zamanı yaratabilmek adına en uygun mevsim. Şimdi hızla toparlanıp güzel kitap paylaşımlarıyla dolu günler için merhaba.....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Siz ne dersiniz?